2 Ekim 2014 Perşembe

Dinazor Ayakları

Dinazor ayakları fikrini yabanı bir blogda görmüştüm.Ben de sırtına dikenleri ekleyince tam bir minik dinazorumuz oldu :)


İki tane aynı boyda kutuyu fotoğrafta göründüğü gibi kesip ayaklarını sokacak kadar yer bıraktım.Denge kurmak zor olduğu için de içini poşetle destekledim.Pençeleri de kartondan kesip yapıştırdım.İşin kolayına kaçıp kartonu kaplamadım ama zaten bu hali de ilgi çekici.


 Bizim dinazor fena havaya girdi :)) Yavaş yavaş hareket edip garip sesler çıkarıp bizi korkutup yakalamaya çalıştı.


Bu da bizim dinonun arkadan görünüşü.Sırtındaki sözde dikenleri de kalın keçeden keserek hazırladım.Ama uygun bir bere bulup diksem daha rahat kullanabilirdi.Böyle de durması için tel tokayla tutturuverdik.


Böylece haftasonuna biraz renk katmış olduk.Bizim dino koltuk tepelerinde falan gezdi bir süre de.Herhalde yarım saatten fazla sürdü bu oyun.En büyük eksikliğimiz dinozarlarla ilgili bir kitap oldu.Bir daha ki sefere bu oyunu tekrarladığımızda bir hikayeyle desteklemekte fayda var.

Keyifli zamanlar sizlere de :)

1 Ekim 2014 Çarşamba

Sevimli Otobüs Tayo

Tayo,Doruk'un sevdiği çizgi filmlerden.Benim de aklıma otobüs yapma fikri düştü bu yüzden.Küçük bir kutuyu elişi kağıdıyla kapladım.Pencere ve farlar için minik elişi kağıtları kestim ve gerisini Paşamın ellerine bıraktım.E artık adam oldu aktif katılım gösteriyor aktivitelerde gerçi hala çok sabırsız ama :)


O kadar dikkatli ve itinalıydı ki ben bile şaşırdım.


Otobüse oynar gözler taktık.Camları yapıştırdıktan sonra stickerları da getirdim,hayvanlardan otobüs yolcularını da camlara yapıştırdı.Yanlız tekerlekler yapışmamakta ısrar etti,tabi Doruk'un sabırsız hallerinin de etkisi büyük bunda.Maalesef maşa raptiyeyi kırtasiyeye sorunca bana ufo yok mu demişim gibi muamele ettikleri için oynar tekerlek yapamadık.Biz de yapıştırıcı kullanmak zorunda kaldık o da tutmayınca sıcak silikon denedim ama o da zemin ıslak olduğu için tutmadı.Öyle idare ettik ki zaten kısa bir süre sonra otobüs infilak etti :))


Doruk fotoğraf çekmeme pek müsade etmeyince otobüsü arkadan görüntüleyebildim anca.İlk kez bir projeyi birlikte yaptığımız için beni hatta eşimi bile heyecanlandırdı.Eşim pek aktivite işlerimizle ilgilenmemesine rağmen bu otobüs onu bile cezbetti,o da el attı :)

19 Eylül 2014 Cuma

Paşamın Tabaklarıyla Yeniden Merhaba

Yeniden merhaba...
Aslında o kadar özledim ki bloguma yazmayı.Bir türlü fırsat yaratamaz oldum ve en son yazımın üzerinden beş ay geçtiğinin görünce sirkelenip kendine gel Tuğba dedim :) İlk arayı ev taşırken vermiş olmuş yaklaşık 3 ay da eve internet bağlanmayınca ben iyice akıllı telefon müptelası oldum.Evet itiraf ediyorum İnstagram'dır en büyük sebep :)) Ama blogumla ilgili tanıdığım insanlar vasıtasıyla duyduklarım,eşimin dostumun sitemleri,bu süreçte aldığım mesajlar,yorumlar,hala google amcanın bana yaptığı kıyak sayesinde yazmasam bile tıklanıyor olmam,verdiğim onca emek geri dönüş sebebimdir.
Ama ilk yazımda işin kolayına kaçıp Paşamın tabakları diyorum :)


Bu muzdan yunus fikri çok popüler zaten internette ama genelde üzüm havuzunda yüzüyor baktım bizde üzüm yok dedim o zaman başka figürlerle süslensin tabağımız.Paşam neredeyse kabukları bile yiyecekti :))


Bu çiçeklere de oğlum bayıldı.Tabağı ikimiz için hazırladım ve kendi yumurtamı zor kurtardım :))


İşte Doruk'un bayıldığı şeylerden biri;hem pasta hem de sevdiği meyveler.Yıldız ve şeker figürlerini şeker hamurundan yaptım ama onları oğluşa sunmadım tabi.


Sayılarla ilgili görsel etkinliklere hala başlamasak da Doruk biraz kreşten dolayı tanıyor ve ona kadar sayıyor.Belki daha fazlasını versek kapar da bence gerek yok henüz.


Bu da deli oğlan omleti :)) Doruk,bunun kendisi olduğunu iddaa ederek yedi :)


Aslında bu mısır ve karpuzu pek de Doruk'u hesap ederek hazırlamamıştım ama Doruk meyvelerin bu şekilde sunumunu çok sevdi ve hepsini indirdi mideye :)


Bu salatadaki minik balıklar sayesinde de Doruk ilk kez turp yemiş ve önyargılarını yıkmış oldu.


Bu normalde şirin olması gereken ama olamayan baykuşu da sevgili arkadaşım Gamze'nin blogu Kayram Büyürken de görmüştüm.


E bu da erkek çocukları için olmazsa olmazlardan.Mısır unlu krebin tarifine de buradan ulaşabilirsiniz.


Bunlar da şimdilik son eğlenceli tabaklar.Ben vaktim oldukça böyle tabaklar hazırlamaktan zevk alıyorum ve Doruk'un da hayal gücünü zenginleştirdiğine inanıyorum.

21 Nisan 2014 Pazartesi

Kalpli Kapı Süsü

İlk kez kız odası için kapı süsü hazırladım ve itiraf edeyim ki zorlandım.O kadar alışmışım ki erkek anası olmaya herşeye erkek gözüyle bakmaya.Çiçekmiş böcekmiş tuhaf geldi valla.


Dün arkadaşımıza giderken küçük bir hediye götürmek istedim.Kafamda tasarlarken kısa sürer yapmam diye düşünmüştüm ama evdeki hesap çarşıya uymadı.Kalın keçeden bir kalp kestim önce.Kalıpsız kesmek biraz zor oluyor ama ortadan ikiye katlayıp eşitlenebiliyor.Harfler için istediğiniz bir yazı formatında 150-200 font çıktı alırsanız karbon kağıdıyla keçeye geçirip kesebilirsiniz.Küçük kalpler için kurabiye kalıplarını kullandım.Kelebekler ve kuş için de bu kalıpları


Yapıştırma işlerinin bir kısmını kumaş yapıştırıcı ile bir kısmını da silikonla hallettim.Alt kısmından da tül ve kurdela sarkıttım.


 Bu son hali de içime sindi.Şirin bir kız süsü olmuş değil mi?

15 Nisan 2014 Salı

Şekilli Hafıza Oyunu

Her yazıya aynı girişi yapıyorum bugünlerde kendimden sıkıldım valla ki...Ama gene aynı şeyi söyleyeceğim uzun zamandır yazamıyorum anlamsız yoğunluğumdan.Anlamsız diyorum çünkü ortada yaptığım hiçbir iş yok gibi.En önemli sebeplerden biri de Paşamın ele avuca sığmaz halleri sanırım.O kadar yoruyor ki kafamı.Terrible Two ne kadar anlamlı bir isimmiş anlamış bulunuyorum dibine geldik sendromun.Bildiğiniz şiddete maruz kalıyoruz valla.Hiçbir şey mutlu etmiyor bazen,sinir krizleri geçiriyor,kendini yerden yere atıyor.Bir de bakıyorsun ki öpüp koklaşıyoruz,mutluluktan ölüyoruz.Bildiğin salak etti bu çocuk bizi.

Kısa bir iç döküşümden sonra gelelim aktvitemize.Son iki haftadır hiçbir etkinlik yapamıyor,parka falan gidiyor evdeki oyuncaklarımız değerlendiriyorduk.En son cuma günü arkadaşım bile ''bu ne yahu hiçbir şey yaptırmıyorsun çocuğa'' diye serzenişte bulununca kolayına da kaçmış olsam birkaç etkinlik hazırladım haftasonu için.Bu etkinliğin de sayılar versiyonunu Keremle Günler'de görüp biz bunu şekillerle yaparız diye düşündüm.


Uzun süredir biriktirdiğim kapaklarım iş gördü sonunda.Kapakları iki farklı kutunun üzerine yapıştırdım.Evadan ikişer adet kestiğim şekilleri de kapakların içine yapıştırdım.Burada amaç kapaklar kapalıyken şekilleri eşleştirebilmek.


Elimde kutuları gören Paşam nasıl da gülmeye başladı süyypiiiss diye :) Ben ona hiçbir şey anlatmadan kutuları yere bıraktım.Zaten o hevesle tüm kapakları açmaya başladı.O açtıktan sonra bir taraftakilerin kapağını kapattım.


Ve eşimle benim ağzımızı açık bırakacak gelişme bu aşamada gerçekleşti.Bizimki sadece bir kez gördüğü şekilleri hiç yanlış deneme yapmadan bir kerede buldu.Bizim yüz ifademizi tahmin edebilirsiniz herhalde.Bizimkinin tüm şekilleri isimleriyle öğrenmiş olmasına mı,bir kerede onları bulacak hafızaya sahip olmasına mı şaşıralım.Ortak fikrimiz : Çakal bu çocuk!

Evet çakal biliyor ama inadından bize bildiğini bile göstermiyor.Gene aynı gün eşim şahit olmuş;bizimki babasının odada olduğunu farketmemiş 1'den 10'a kadar sayıyor bir güzel.Peki biz varken nasıl sayıyor?Bii üücc aytıı yedii onnnn :)

Velhasıl bebemiz zekiymiş de bizden saklıyormuş bu sefer fena açık etti :))

27 Mart 2014 Perşembe

Sofralara Minik Dokunuşlar

Bu ara bizi Instagram'dan takip edenler bilir Paşa'nın Annesi sunumlara kafayı taktı :) Dışarıdan bakınca sunum işi biraz zengin işi gibi görünüyor.Bir sürü farklı tabak çanak,süsler,çiçekler,böcekler :)) Valla ben de orta halli tüm aileler gibi bir sürü malzemeye para harcayamıyorum ancak çeyizimde aldıklarım ve sağolsun A101 ganimetleri:) A101 de olmasa ne yaparmışım hiç bilmiyorum perşembelerime renk geldi valla!


Aslında bu yazımda sadece keçeden hazırladığım servis takımlarından bahsedecektim ama genel bir yazı olsun dedim sonra.Ama keçe küçük dokunuşlarla sofralarınıza renk katabilecek en güzel materyallerden biri.Amerikan servis için keçeyi sadece kestim,kenarına hiçbir işlem uygulamadım.Minik kalpler kesip silikonla onları yapıştırdım sadece.Bu ortadaki mini runner fikrini de ben bulmuş olabilirim yani görmedim biryerden.Artık ben buldum diyemiyorum hiçbirşeyi çünkü sonra bir bakıyorum a biri zaten yapmış:)) Bu minik kalplerden fazla kesip kaşıklarımın ucunda da kullanıyorum ama onlar fonksiyonel yani sadece bantla yapıştırıyorum.İstenirse silikonla sabitlenir tabi ama benim altı topu 5 tane kaşığım var her sunumda ayrı süslüyorum ben onları:)


Şimdi bir amerikan servis kaç farklı şekilde kullanılabilir onu göreceğiz.İkisini ortada birleştirince oldu sana runner.Ha tek runner da yapılabilir tabi ama benim o renk keçem bitti yaşadığım şehirde de keçe bulunmuyor maalesef.Eldekilerle idare edeceğiz.Peçete halkasını da keçeden hazırladım.Minik bir kalp kesip arkadasına silikonla kurdela yapıştırdım.


Eveet bakıyorum gene aynı amerikan servis :) Bir de düz renk kupam var şekilden şekile soktuğum.Üzerine gene bantla yapıştırdım minik keçelerimi.Buradaki diğer sunum önerim de stickerlar.Accessories mağazasında çok şirin stickerları bir de %50 indirimle bulunca kaçırmadım tabi ki.Ve şimdi o stickerlar şekilden şekile giriyor sunum aşkına :)


Bunu da göstermek istedim sticker ve kurdelanın güzelliklerinden biri her şekle giriyor olması.Teneke kutu da çay kutusu normalde ama marka kısımları stickerla kapatılınca çok sevdiğim bir objem haline geliverdi.


Desenli bantlar da küçük dokunuşlar için biçilmiş kaftan.Gerçi bu bantlar biraz pahalı ama ben bunu da 1 milyonculara bulmuştum :)


Bu sofra da şaşırtıcı artık malzemelerle kurulmuştur.Mesela amerikan servis çiçek paket malzemesi.Minik kalpler keçe dokunuşu...Uğur böcekli bardaklar için,minik bir poşetten uğur böceklerini kesip bardağa yapıştırdım hepsi bu.Bardak altlığı da zamanında çeyizimden beğenmediğim el bezleri:)


Keçenin asil dokunuşu siyah beyaz ve kırmızı...Servis ve bardak altlığı keçeden.Kupa da benim meşhur beyaz kupam.Siyah bir bant geçince ne kadar farklı durmuş değil mi?Bu çay takımım da sevdiğim bir arkadaşımın hediyesi.Aslı çin çayı takımı olsa da benim için artık kahvaltılık.

Masamdaki kalperi de peçete dekupajıyla hazırlamıştım.Yazısı burada.

Ekmekliği de yenilemiştim.Onun yazısına da buradan bakabilirsiniz.

Demem o ki bazı güzellikleri yakalabilmek için illa da zengin olmak gerekmiyor.Minik dokunuşlarla hayatımıza renk katabiliriz ;)

25 Mart 2014 Salı

Top Labirenti

Bu oyunu İnstagram'da takip ettiğim Yeşil_anne'de gördüm ve uygulanabilirliği nedeniyle hemen yapayım dedim.


Kutu gene deterjan kutusu.Bu kutuları sakın atmayın çünkü kartonu çok şert olduğu için aktiviteler için biçilmiş kaftan :) Etrafını da kırılmış ve bir daha asla birleşemeyecek olan davulumuzun kenarındaki kartonla kapladım.


Kutunun içi ölçülerinde 3 parça karton kesip onları da bantla sabitlemeye çalıştım.Biraz mumya gibi görünse de işlevi iyi :) Yolun sonuna da bir balık yapıştırdım ki bir hedefimiz olsun.


Gelelim Paşam'ın bakış açısına.Pek sevmedi yada anne yanlış bir zamanda ortaya çıkardı da diyebiliriz.Çünkü zaten sinirliydi.Ben de acaba bununla sakinleşir mi dedim ama olmadı.Biraz oynadı ve o topu deliklerden geçiremedikçe daha da sinirlendi :)) O yüzden oyuncak paramparça olmadan anne kutuyu sonra oynanmak üzere kaldırdı :)

Mutlu günlerinde fotoğraf eklemek dileğiyle :))

24 Mart 2014 Pazartesi

Mimlendim,Mimlendiniz,Mimlendiler

Sevgili Nihal Esra ve Sevgi saolsunlar beni de mimlemişler.Ama bu mim yazmak normal yazı yazmaktan çok daha zor geliyor bana.Kendine dönüp kendinle ilgili cevaplar bulabilmek insanı zorluyor gerçekten.Zoru başarıp yazıya başlayayım artık :)

1-) Neden ''Paşamla Yaşam'' ?

Aslında bir cümleye sığabilecek bir nedeni yok.Çok sevdiğim küçük ve keyifli grubumda paylaşımlarda bulunurken bir gün birden neden olması dedim.Ben de sayfa açmayı deneyeyim ne kaybedebilirim ki diye düşündüm.Ve aklıma ilk gelen şey Paşamla Yaşam oldu.Adı bu çünkü bizim yaşamımızdan ibaret paylaşımlarımız.Yani önce sayfa ismini buldum sonra bu ismi sevip ya açayım bakayım nolacak dedim.Ve iyi ki açmışım.Başlarda sadece Facebook'taydım ama birçok blogger arkadaşımın bana gaz vermesiyle blog açmaya da karar verdim birkaç ay sonra.Şimdi diyorum ki iyiki herşey vesile olmuş da blogu açabilmişim

2-) Hayat felsefeni belirleyen söz?

Öyle bir söz yok!Sadece iç seslerim var benim beni yönlendiren.Kesin kurallarım da yok aslında bugün hayır dediğime yarın evet bile diyebilirim.Ruh halim değişkendir.Bir bakarsın kedi gibi içime kapanmışım bir bakarsın panter olmuşum.Felsefe değil ama çok sevdiğim mesajlar vardır,o da Dövüş Kulübü filminden.Çoğu zaman sistemin içinde kaybolmuş hissederim kendimi,bir yaşam savaşındayım yani.

3-) Kendimle ilgili 3 doğru 1 yanlış nedir?Yanlışı siz buluyorsunuz ;)

1.Çok sıcakkanlıyımdır.
2.İnsanlara hemen kendimi açarım onlarca kazık yememe rağmen
3.Tatlıyı hiiç sevmem
4.Bazen insanı çıldırtabileceğim bir rahatlığım vardır

Şimdi gelelim mimleyeceklerimize...

Mommy's Lifetime
Vızvız'dan Esintiler
Emre'yle Hayat
Hasır Şapka-Derya
Jalece Anne
Keçeden Yapılan Herşey

Sanırım yeterli bu kadar :) Tabi kimse mime cevap vermek zorunda değil onu da hatırlatalım :)

21 Mart 2014 Cuma

Şekillere Top Atarız,Olmadı Puzzle Yaparız :)

Şekiller etkinliklerine devam edeceğimizden bahsetmiştim.Malum top atmayı sevdiğimiz için bu etkinliğin faydalı olacağını düşündüm.


Evadan farklı renklerde şekiller kestim ve uçlarını delip lastik gibi bir ipe bağladım.Onları da tavana doğru astık.Sonra başladık topları atmaya.


Üçgene atalım beşgene atalım,sen attın ben attım derken eğlenceli bir aktivite oldu.Hem de dekor oldu odamıza.Şimdilik yeri güzel gelip gidip top atabiliyoruz :)


Diğer bir aktivitemiz de daha önce yazdığım Evde Haftasonu yazımda hangisi farklı oyunu için hazırladığım evalardan birkaçını aldım ve kestim.Parçaları birleştirmeye çalıştı Paşam da.Bu tip aktivitelerimiz uzun sürmüyor çünkü oğluş hemen sinirleniyor yapamayınca,atmaya başlıyor :)


20 Mart 2014 Perşembe

Şekilden Şekile Şekiller :)

En son yazımda bahsettiğim gibi bu ara şekillere takmış bulunuyoruz.Bu yazımda da şekillerle ilgili yaptığımız bir sürü aktiviteden bahsedeceğim


İlki gölge eşleştirmesi.Doruk bu tarz aktiviteleri çok sevmiyor diye üzerine düşmüyordum ama meğer benim oğluşum büyümüş de ilgisi artmış da bu tarz aktivitelerle de ilgilenir olmuş.Renkli çıktı aldım ve renkli olan parçaları da aktarma kağıdıyla kapladım hasar görmesin diye.Çıktıyı buradan alabilirsiniz.


Gölgeleri eşleştirdikten sonra da 3 boyutlu parçalarla da eşleştirdik.


Şekilli bir de kahvaltı yapalım dedik.Şekillere göre de kahvaltımızı yaptık :)


Şekillerle ilgili bir de tahmin oyunu hazırladım Paşama.3 tane oyuncak kutusuna üçgen,kare ve daire şeklinde evadan parçalar koydum.Sonra bunun içinde ne var sence oyunu oynadık.Olayda kutular olduğu için de ilgi çekici oldu tabi.


Arabada bile rahat yok.Tüm gün evde şekillerle haşır neşir olup akşam dışarı çıkmıştık.Babamız gaz alırken de biz de zamanı böyle değerlendirdik.Zaten Doruk'un çok hoşuna gidiyor cama resim yapmak.Ben de bari şekillere devam edelim dedim :)

Şekiller aktiviteler bitmedi,devamı gelecek :)

19 Mart 2014 Çarşamba

Kartondan Bul-Tak

İki haftadır şekiller ve renklere yoğunlaştık çünkü hala her sorduğumda doğru cevabı alamıyorum.Bunu yapmak da aklıma Etka'ca ve Zeynep'in Annesi ndeki daireler yapbozunu görünce geldi.Bizimki hem renkler hem de şekiller üzerine oldu.


Yapılışı kolay gibi görünse de pek öyle değilmiş başına oturunca anladım.O yüzden aşamalarını fotoğraflamaya çalıştım.


Kullandığım malzemeler bunlar.Ayrıca sıcak silikon ve bant da kullandım.Öncelikle iki eşit büyüklükte kartonu kestim.Bir parçanın üzerine ölçüp biçip düzgünce şekilleri çizdim.Şekilleri çizmek için evdeki oyuncakların parçalarını kullandım.Çizdiğim bu parçaları maket bıçağıyla düzgünce kestim.Düzgün olmak zorunda çünkü o kestiğimiz parçalar da bultağın parçası olacak.


Kesmediğim diğer parçaya elişi kağıtlarını yapıştırıcı ile yapıştırıp,yırtılmaması için koli bandıyla sağlamlaştırdım.Küçük şekilleri de aynı şekilde sağlamlaştırdım ve sıcak silikonla üzerlerine pompomları yapıştırdım.Pompom yerine renkli raptiye de kullanabilirsiniz.İki karton parçasını da sıcak silikonla birbirine yapıştırıp kenarlarından gene bant geçtim.


Ve geriye süslemek kaldı.Desenli bantlar ve stickerlar ile de çekici hale getirdim oyuncağımızı.


Oyuncağımız iki haftadır sapasağlam duruyor ve ara sıra çıkartıp oynuyoruz.Doruk isimlerini her sorduğumda cevap veremese de onları yerlerine doğru yerleştiriyor.

Keyifli aktiviteler :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...